Çocuğa Takılan Ziynetler
Adı geçen kişi 1985 doğumlu olup, boşanma davasında velayeti babası olan davalıya verildiğine göre davacının küçüğü temsil yetkisi bulunmadığına göre buna ait eşyaların iadesini isteyemez.
Dava: Davacı Fatma vekili Avukat Bakır tarafından, davalı Mesut aleyhine 28.11.2000 gününde verilen dilekçe ile ziynet ve eşya alacağının istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 5.11.2002 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
Karar: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava ziynet ve eşya alacağına ilişkindir. Yerel mahkemece dava kısmen, ziynet alacağı yönünden kabul edilmiş, kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerek dava dilekçesindeki beyanlardan, gerek tanık beyanlarından davacının isteminin altıncı sırasında yer alan bir adet mavi taşlı bilezik ile yedinci sırada yer alan iki adet bileziğin davacının kızı Betül'e ait olduğu anlaşılmaktadır. Adı geçen kişi 1985 doğumlu olup, boşanma davasında velayeti babası olan davalıya verildiğine göre davacının küçüğü temsil yetkisi bulunmadığına göre buna ait eşyaların iadesini isteyemez. Şu durumda davacıya ait olan ziynetler yönünden davanın kabulü, davacının temsil yetkisine sahip olmadığı kızına ait ziynet alacağının reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile verilen usul ve yasaya aykırı kararın bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda 2 nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının yukarıda 1 nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12.06.2003 gününde oybirliği ile karar verildi[1].
Çocuğun doğumunda hediye edilen ziynet eşyasını velayeti kendisinde olmayan taraf isteyemez.
Dava ve Karar: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
1- Herkes iddiasını ispat ile mükelleftir. (MK. md.6) Davacı dava konusu ziynet eşyasını davalıya ultrason aleti olmak için verildiğini dayandığı delillerle ispat edememiştir. Davanın reddi gerekirken kabulü doğru değildir.
2- Kabule göre de; çocuğun doğumunda hediye edilen ziynet eşyasının velayet davacıya tevdi edilmedikçe davalı tarafından istenemeyeceğinin düşünülmemesi yanlıştır.
Sonuç: Hükmün açıklanan nedenlerle bozulmasına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine oybirliği ile karar verildi[2].