Katkı Payı Alacağına Dair İlamların Kesinleşmeden İcraya Konulmaları Mümkündür

YARGITAY 8. HUKUK DAİRESİ

E. 2013/4509 K. 2013/9427 T. 18.6.2013

DAVA: Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği düşünüldü:

KARAR: Borçlu vekili, vekil edeni aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığını, takibe konu ilamın kesinleşmediğini, kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağını, bu sebeple takibin iptaline karar verilmesini talep etmiş. Mahkemece, talep kabul edilerek takibin iptaline karar verilmesi üzerine, hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Talep, İ.İ.K. 41. maddesi yollamasıyla İ.İ.K.16. maddesine dayalı şikayete ilişkindir.

6100 Sayılı H.M.K.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken H.U.M.K.nun 443/1 ( H.M.K. 367/1 m. ) maddesi gereğince, temyiz kararın icrasını durdurmaz. Yani kural olarak kararın kesinleşmemiş olması, kararın yerine getirilmesini önlemez. Bu kuralın istisnaları da yine yasalarda düzenlenmiştir.

1- )Taşınmaza ve buna dair ayni haklara, aile ve şahsın hukukuna dair ilamlar ( H.U.M.K.443/4 m. ),

2- )Mahkumiyete dair ceza ilamlarının tazminat ve yargılama giderlerine dair kısımları, ( 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun'un 4. maddesi ),

3- )Kira tespit ilamları ( 12.11.1979 tarih 1979/1-3 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ),

4- )Menfi tespit davasına dair ilamlar ( İ.İ.K.72. madde ),

5- )Yabancı Mahkeme ilamlarının tenfizi hakkındaki kararlar ( MÖHUK. 41/2 ),

6- )Sayıştay Kararları ( 832 Sayılı Sayıştay Kanunu 64. madde ),

7- )İdare aleyhine açılan haciz veya ihtiyati haciz uygulamalarıyla ilgili davalarda verilen kararlar ( 2577 Sayılı iyuk 28/1 ),

8- )Mülkiyetin tespitine dair olmaları sebebiyle istihkak davasının kabulüne dair ilamlar kesinleşmeden infaz edilemez.

Somut olayda, icra takibinin dayanağı olan Silivri Asliye Hukuk ( Aile Mahkemesi sıfatıyla ) Mahkemesi'nin 2007/506 Esas, 2012/214 Karar sayılı 19.4.2012 karar tarihli ilamı, katkı payı alacağına ilişkindir. Bu tür davalarda 7.10.1953 tarih 8/7 Sayılı ibk uyarınca taşınmazın alımına katkıda bulunduğunu iddia eden davacı, bu katkısına dayanarak ayın ( mülkiyet ) talep edemez, bu sebeple taşınmazın aynıyla ilgili hüküm verilemez.

Nitekim takip dayanağı ilamda da 114.00,000 TL katkı payı alacağının tahsiline karar verilmiştir. Bu haliyle alacak ilamı olup kesinleşmesine gerek yoktur. Bundan ayrı katkı payı alacağına dair davalar da Medeni Kanun'un 227 vd. maddelerine dayalı katkı payı alacağına dair olup, bu nevi ilamlar konu olarak anılan Kanunun "Aile Hukuku" kitabında yer alsa da, tarafların şahsi ya da ailevi yapılarına dair hukuki durumlarında bir değişiklik yaratmayan, sonuçları itibariyle ancak tarafların mal varlığını etkileyebilen, boşanma ilamının feri niteliğinde olmayıp ondan bağımsız olan edaya dair ilamlardır. Bu nitelikleri itibariyle de katkı payı alacağına dair ilamlar ile bu ilamların feri niteliğindeki ilam vekalet ücretinin diğer edaya dair ilamlar gibi, kesinleşmeden icraya konulmaları mümkündür.

Tüm bu açıklamalar sebebiyle takip dayanağı ilamın takibe konulması için kesinleşmesine gerek olmaması sebebiyle şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle Mahkeme Kararının yukarda yazılı sebeplerle İ.İ.K.366. ve H.U.M.K.428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca H.U.M.K.nun 388/4. ( H.M.K.m.297/ç ) ve İ.İ.K.nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 18.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.