Sağlık Hukukumuzda Uzlaşma ve Arabuluculuk

İstanbul Barosu Sağlık Hukuku Merkezince düzenlenen ‘Sağlık Hukukumuzda Uzlaşma ve Arabuluculuk’ konulu panel, 17 Kasım 2013 Pazar günü saat 14.00’da Orhan Adli Apaydın konferans Salonunda yapıldı.

Panel öncesinde, İstanbul Barosu Genel Sekreteri Av. Hüseyin Özbek, Sağlık Hukuku Merkezi Başkanı Av. Ümit Erdem ve Hasta ve Hasta Yakını Hakları (HAYAD) Derneği Başkanı Leyla İzgi kısa açılış konuşmaları yaptılar.

İki oturum halinde gerçekleştirilen panelin ilk oturumunu İstanbul Barosu Genel Sekreteri Av. Hüseyin Özbek yönetti. Bu oturumda konuşan Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hamide Zafer sağlık hukukunda uzlaşma konusunu kamu hukuku açısından ele aldı. Her suçun bir haksız fiil olduğunu belirten Zafer, şikâyete bağlı suçların uzlaşmayla çözülebileceğini, taksirle yaralama, maddi ve manevi zararların giderilmesi için CMK çerçevesinde uzlaşmaya gidilebileceğini söyledi. Taraflar uzlaşamazsa uzlaşmazlık tutanağı tutulacağını ve bu konunun bir daha uzlaşma konusu yapılamayacağını belirten Zafer, uzlaşma konusunu düzenleyen mevzuatta da uyumsuzlukların ve çelişkilerin bulunduğunu anlattı.

Halk Sağlığı ve Adli Tıp Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Nezih Varol, sağlık çalışanlarının sorumluluğunun CMK, TCK ve özel hukuk içinde özel olarak tarif edilmediğini söyledi. Varol, uyuşmazlığın tarafları, uzlaşmada izlenecek yol, anlaşma halleri ve sonuçların bağlayıcılığı konularında bilgi verdi.

Panelin ikinci oturumunu Sağlık Hukuku Merkezi Başkan Yardımcısı Av. Gültezer Hatırnaz Erol yönetti. Bu oturumda konuşan Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Evren Kılıçoğlu, özel hukuk uyuşmazlıklarında arabuluculuk konusunu anlattı. Arabuluculuk mevzuatı hakkında geniş açıklamalar yapan Kılıçoğlu, arabulucunun uzlaştırıcıya göre daha aktif davranabildiğini ve çözüm önerisi getirebildiğini bildirdi.

Panelin son konuşmacısı olan Av. Ramazan Çakmakçı, arabuluculuk kanununa karşı yapılan mücadeleleri anlattı. Arabuluculuk kanununa karşı ağır eleştiriler getiren Çakmakçı, örneğin uzlaşmanın olumlu sonuçlanmasından sonra dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmesini çok yanlış bulduğunu ve bunun kabul edilemez olduğunu söyledi. Devletin hukuku özelleştirerek bazı sorumlulukları üzerinden atmaya çalıştığını, ‘bana gelmeyin, ne yaparsanız yapın’ zihniyetiyle hareket ettiğini savunan Çakmakçı, özel ve kamu hukukunun Anayasa ve yasalara dayalı olması gerektiğini sözlerine ekledi.

Panelin oturum sonlarında konuşmacılar katılımcıların sorularını yanıtladı. Panel sonunda konuşmacılara birer Teşekkür Belgesi verildi.